Merkezi sinir sisteminin iltihabi hastalığı olarak bilinen ve sıklıkla gençlerde ve kadınlarda ortaya çıkan MS (multipl skleroz), sigara, obezite ve D vitamini eksikliğine bağlı olarak ortaya çıkabiliyor. Son yıllarda hastalıkla ilgili yapılan çalışmalar ve yeni tedavi seçenekleri sayesinde MS artık hem daha iyi tanınıyor hem de daha iyi kontrol altına alınabiliyor
Uyuşma, bulanık görme, dengesizlik, konuşma bozukluğu, felç, titreme, , halsizlik, dikkat eksikliği gibi belirtilerle ortaya çıkan MS’in teşhis ve tedavisine yönelik yeni gelişmeler Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı’nın düzenlediği ve Gen İlaç’ın koşulsuz desteklediği “BAU Tıp MS Toplantısı”nda tartışıldı. BAU Beşiktaş Kampüsü Fazıl Say Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansta, genetik faktörlerin yanı sıra sigara, obezite, D vitamini eksikliği ve bazı enfeksiyonların hastalığın ortaya çıkmasını kolaylaştırdığı vurgulandı. Hastalığın ortaya çıkmasında etkili olan faktörlerden sigaranın, hastalığın seyrini ve tedavinin gidişatını da olumsuz etkilediği belirtildi.
İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Kliniği Şefi Doç. Dr. Muhteşem Gedizlioğlu, toplantıda yaptığı “2025’te nerede oluruz?” başlıklı sunumunda MS tanısında ve tedavisinde dünya çapında sürdürülen araştırmaları özetledi. MS’in tedavisinde nanoteknoloji ve kök hücre çalışmalarının umut verici olduğunu söyleyen Doç. Dr. Gedizlioğlu, “Önümüzdeki 10 yıl içinde kök hücre calışmalarında önemli gelişmeler olabilir. Yine tanı ve tedavide nanoteknoloji kullanımı pratiğe girebilir. Tanı araçlarında da önemli gelişmeler bekleniyor. Çevresel faktörler daha iyi anlaşılabilir” diye konuştu.
TUZ BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNDEKİ ŞAŞKINLIĞI ARTIRABİLİR
Doç. Dr. Gedizlioğlu, MS’in çevresel risk faktörleriyle ilişkisi hakkında 5 ülkede başlatılan yeni bir çalışmanın ilk sonuçlarına da değindi.
Son yıllarda yüksek tuzlu beslenme şeklinin de MS’e yol açabildiği yönünde çalışmaların varlığından bahseden Doç. Dr. Gedizlioğlu, önümüzdeki yıllarda elde edilecek yeni verilerle birlikte kardiyovasküler hastalıklarda olduğu gibi tuz kısıtlamasına gidilebileceğini ifade etti.
HASTALIK GENÇLERİ SEVİYOR, HER YAŞTA GÖRÜLEBİLİYOR
Hastalığın genç yaş grubunda, en sık 20 – 40 yaş grubunda görüldüğünü belirten BAU Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hülya Aydın Güngör, ancak çocuklarda ve ileri yaşta da MS görülebildiğini 7 yaşında da 70 yaşında MS olgularına rastladıklarını kaydetti. Hastalıkta en çok kadınların risk altında olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Güngör, “Kadınlarda hemen kemen iki katı kadar sık görülmektedir. MS, 20-40 yaşları arasında, travmadan sonra en sık karşılaşılan önemli bir özürlülük nedenidir. MS hastalarının yaklaşık yüzde 20’lik kısmında ailede MS’li olgu saptanmıştır” diye konuştu.
SON 20 YILDA TEDAVİDE YENİ BİR ÇAĞ BAŞLADI
Toplantıda “Yeni Gelen İlaçlar: Beklentilerimiz ve Sorunlar” konulu bir sunum yapan BAU Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hülya Aydın Güngör, şu bilgileri verdi:
“Son 20 yılda MS’te ilaç tedavisinde yeni bir çağ başladığı diyebiliriz. Koruyucu tedaviler oldukça etkin ve hastalığın ilerlemesini engelliyor. Hastalığın ilerlemesini ve kötüleşmesini engelleyen ilaçlarla ilgili yapılan çalışmalar devam etmekte. Yine hastalığın ilerlemesini engelleyen, yan etkisi az ve kullanımı kolay ilaç çalışmaları da devam ediyor. Ayrıca kişiye özgü tedaviler gündemde.”
MS HABERCİSİ BELİRTİLER
- Bulanık görme ya da tam görme kaybı
- Çift görme- gözde istem dışı hareketler
- Uyuşma, karıncalanma
- Dengesizlik, baş dönmesi
- Ellerde titreme
- Mesane barsak kontrolünde bozulma-kesik kesik idrar yapma- idrarını hissetmeme, yapamama
- Kolda, bacakta kısmi ya da tam güçsüzlük, felç
- Konuşma bozuklukları
- Aşırı halsizlik, yorgunluk
- Konsantrasyon zorluğu, unutkanlık, dikkat eksikliği
Tanımlanan belirtilerin bir ya da birkaçına birlikte rastlanabilir. Bu belirtilerin MS'e bağlı olduğunu söyleyebilmek için yakınmaların en az 24 saat sürmesi gerekmektedir.
MS HASTALARINA TAVSİYELER
- MS hastalarının sosyal yaşamdan kopmamaları, bağımsız, rahat ve üretken olmalarını sağlamak gerekmektedir.
- Tüm diğer bireyler gibi genel vücut sağlığını korumak gerekir.
- Beslenmelerine özen göstermeleri, kilo almaktan kaçınmaları, hastaya uygun egzersizler yapmaları, uykularına dikkat etmeleri ve dinlenmeleri gerekmektedir.
- Enfeksiyonlardan korunma önem arz etmektedir. Çünkü enfeksiyonlar sırasında hastaların bulgularında kötüleşme olabilmektedir.
- Özellikle idrar yolu ve solunum sistemi enfeksiyonlarından korunmaları, enfeksiyon varlığında tedavi edilmeleri önemlidir.
ISI ARTIŞIYLA ŞİKAYETLER ARTABİLİR
MS hastalarının yaşamlarını kısıtlamalarını gerektirecek sınırlamalar yoktur. Sadece dikkat etmeleri gereken bazı noktalar vardır. Öncelikle ısı artışı bu hastaların kendilerini kötü hissetmelerine ya da hastanın şikayetlerinin artmasına neden olabilir. Bu nedenle vücut ısısını çok yükseltecek ağır sporlardan kaçınmaları önerilmektedir. Hamam, kaplıca ve sauna gibi sıcak yerlerden kaçınmaları, çok sıcak havada dışarı çıkmamaları önerilmektedir. Uyku düzenine, beslenmelerine dikkat etmeleri önemlidir.
EN İDEAL SPORLAR: YÜZME VE YOGA
Egzersiz programları ve kasların çalıştırılması; hastaların akut ataktaki bulguların giderilmesine, kas spazmlarının, sertliklerin ve denge problemlerinin giderilmesine yardımcı olur. Yürümekte zorluğu varsa yardımcı alet kullanılmak yararlı olacaktır. Eğer yapabiliyorlarsa yüzme en ideal spordur. Tüm vücut kaslarını çalıştıracağı için hastalara önerilmektedir. Ayrıca yoga gibi ruhsal açıdan da huzur veren sporlar hastalar için oldukça yararlıdır.