Bloomberg HT kanalında ‘Fokus’ programına konuk olan BAU Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, Rusya-Ukrayna gerginliğinin Türkiye’ye ne gibi etkileri olacağı konusunda açıklamalarda bulundu.
Türkiye’nin bu krizden direk etkilenebileceği birkaç ülkeden bir tanesi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Şenay Yalçın, bu durumdan en çok etkilenebilecek ülkelerin yakın doğu Avrupa ülkeleri olacağını söyledi. Türkiye’nin de en çok etkilenen ülkelerden bir tanesi olacağına değinen Şenay Yalçın, ülkemizin enerjisinin yaklaşık %60’ını özellikle doğal gazın %60’ına yakın kısmını Rusya’dan ithal etmekte olduğuna dikkat çekti ve son 25 yıl içersinde geliştirilen olumlu ilişkiler çerçevesinde bu durumun stabil olarak devam ettiğini söyledi. Özellikle üllkemizin doğal gazın yaklaşık 10 milyar metreküplük bölümünü batı hattından elde etmekte olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Şenay Yalçın, batı hattının ise Rusya’dan Ukrayna’ya, Ukrayna’dan sonra ise Romanya, Bulgaristan ve Trakya’ya geldiğini vurguladı. Rusya’nın en büyük ihracatını Doğal Gazın oluşturduğunu söyleyen Yalçın, Amerika’nın bu stratejik üstünlüğü almak istediğini söyledi.
Prof. Dr. Şenay Yalçın, Türkiye’nin sanayi bölgesi olan batı bölgesinden getirilen bu gazdan elde ettiği elektriği kullandığını söyledi ve “dolayısıyla böyle bir kriz durumunda eğer Ukrayna üzerinden gelen hatlar tehlikeye girerse Türkiye’nin de bu manada büyük bir etkilenmesi söz konusu. Sadece Türkiye değil tabiki Avrupa’ya da bakacak olursanız Avrupa’nında kullandığı doğal gazın %30’unu bu hatlar üzerinden almakta. Elde ettiği bu doğal gazında yaklaşık %50’si bu hatlardan gitmekte. Kendi genel tüketiminin %30’u ama ithal ettiğinde %50’si. Tabi bunlar hep uç uca eklenen ve enerji jeopolitiği bakımından farklı sonuçlar doğurabilecek adımlar olacaktır. Bu bakımdan Türkiye’nin tabiki değişik alternatif enerji kaynaklarının elde edilmesi veya en azından kısa sürede bu açığı kapatacak bir çalışmaya girmesi söz konusu. Yapılan çalışmalarda eğer olası bir tehlikede, bu hat tehlikeye girerse bunun yaklaşık 3’te 1’înin mevcut şuandaki Karadeniz altından gelen boru hattından ilave olarak karşılaması söz konusu ama diğerleri içinde alternatif çalışmalar sürdürülüyor” dedi.
Çözümsüzlük Türkiye Enerjisi için zarar mı?
Türkiye’nin bu konuda tedbirinin bulunmadığını dile getiren Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, “sıvılaştırılmış likit gaz ithalatı söz konusu bunu da zaten Türkiye değişik ülkelerden temin ediyor. Özellikle bu hususta Cezayir, Nijerya öne çıkan ülkelerden bir tanesi ama tabiki aslolan şunun dikkate alınması. Olası böyle krizlerde özellikle stoklanmış doğal gazımızın olması söz konusu Türkiye bu iş için zaman ayırıyor, para da ayırıyor ama henüz bir ay yetecek, iki ay yetecek bir doğal gaz stokuna sahip değil. Avrupa’da bu bi ölçüde önlenmiş durumda. Yani herhangi bir krizde yaklaşık, bazı uzmanlara göre 2, bazı uzmanlara ise 3 ay yetecek kadar. Avrupa zaten tedbirini almış durumda ama Türkiye’nin bu açıdan tam bir tedbiri yok” diyerek aynı zamanda ilişkilerinin olduğunu belirtti.
Türkiye Güney’de arama yapamaz mı?
Türkiye’nin Güney’de, münasır hakları olduğunu söyleyen Şenay Yalçın, Kıbrıs’ı bir bütün olarak ele almak gerektiğini söyledi ve “Anadolu’da ki bölgeyi düşünmesek bile, Kıbrıs’ta yaşayan Türkler’in hakkı söz konusu orada. Bu gaz gelecekte, enerji problemlerinin çözülmesinde çok büyük etkili bir silah olacak. Burada Türkiye’nin önemi ortaya çıkıyor çünkü bulunan gazın Avrupa’ya veya uygun pazarlara sevki için en rahat yolun Türkiye olduğu uzmanlar tarafından belirtiliyor” dedi.
Ayrıca Türkiye’nin, Güney’de en uzun sınırları olan olduğunu söyleyen Yalçın, Türkiye’nin elbette doğal hakları olduğuna vurgu yaptı. “Özellikle geleceğe dönük enerji hesaplarında Doğu Akdeniz Türkiye’nin önemli ve üzerinde çalıştığı konulardan birtanesidir” dedi. Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, son olarak Türkiye’nin, öyle yada böyle oradaki doğal gaz rezervlerinde hak sahibi olacağını söyledi.