Siyaset Okulu'nda Liderlik Konuşuldu
HLO Siyaset Okulu 8'in sekizinci haftasında Tevfik Altınok, Şafak Pavey, Namık Kemal Zeybek, Mustafa Destici ve Ahmet Misbah Demircan vardı. Siyasette ekonomi, liderlik, 28 Şubat süreci, anayasa ve terör konuları tartışıldı.
Bahçeşehir Üniversitesi Hükümet ve Liderlik Okulu tarafından düzenlenen Siyaset Okulu 8 programının sekizinci haftasında; Hazine ve Dış Ticaret Eski Müsteşarı Tevfik Altınok, T.C. İstanbul Milletvekili Şafak Pavey, Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan’ın katılımlarıyla siyasette ekonomi, liderlik, 28 Şubat süreci, anayasa ve terör konuları tartışıldı.
Toplantıda konuşulan konular özetle şöyle:
TEVFİK ALTINOK:
"Ekonomide iki önemli nokta vardır. Birincisi, perspektifinizi daima geniş tutmaktır. Yani ekonominin sadece bir alanını değil tümünü görebilmek gerekir. İkincisi, perspektifiniz uzun vadeli olmalıdır. Yani, olaylara bakışınız günü kurtarmakla sınırlı kalmamalı; aynı zamanda geleceğe yönelik çıkarımlarda bulunmalı ve kamuoyu oluşturmalısınız. Zaten ekonomi politikalarının sonuçları yıllar içerisinde ortaya çıkar. Bu iki nokta çok önemlidir; ancak siyasetçiler ekonomiye dar ve kısa vadeli perspektiften bakarlar . Niyetleri günü kurtarmaktır. Türkiye parlayan bir yıldız, Orta Vadeli Plan dediğimiz planı günümüzde yapabilen ender ülkelerden biri haline geldik. Bu ilerlemeyi kaybetmemek için bazı önlemler almalıyız: genç nüfusumuz gelecekte yaşı nüfusa dönüşmemeli, tükettiğimizden fazlasını ihraç etmeliyiz ve cari açığı kapatmaya çalışmalıyız."
ŞAFAK PAVEY:
"Liderlik çeşitli alanlarda olabilir. Bir tebaa’nın lideri olabilirsiniz ya da hukuk lideri olabilirsiniz. Liderlik için istediğiniz alanı seçebilirsiniz. Eğer ben lider olsaydım küresel bir ‘Magna Carta’ yaratmak isterdim. Parlamenter sistemin anası İngiltere olduğuna göre ve şuanda dünyada kabul gören en iyi sistem katılımcı demokrasi ve parlamenter sistem ise bunu yaratmak için de bunu kuran olguya bakarız ve burada da ‘Magna Carta’yı görürüz. İktidarların çok uzun süre içerisinde çok efektif olamayacaklarını düşünüyorum. Şimdiye kadar en iyi parlamenter ve katılımcı demokrasi olarak görülüyor. Katılımcı demokrasinin üzerinde durulması gerekiyor. Muhalefetin çok iyi olması gerektiğini ve bir ülkenin muhalefeti iyi olmazsa o ülkenin içine kapanıp dünyanın gerisinde kalacağını düşünüyorum. Yalan ne kadar büyük olursa inananın da o kadar büyük oluyor."
NAMIK KEMAL ZEYBEK:
"Ekonominin siyasette ve hayatımızda yeri çok önemlidir, üç asır süren sanayi çağının sonunda sanayinin üstün gelmesi ile tarım çağının üstünü Türkler üstünlüğünü yitirmiştir. Osmanlı bilim zihniyetini kaybettiği ve çağı yakalayamadığı için bitmiştir. Bilgi çağına ayak uydurmazsak daha çok 28 Şubat süreci görürüz. Bilgisayarın kadınların önlenemez yükselişini beraberinde getirmiştir. Sosyal medya kullanımında çok öndeyken bilgi teknolojileri üretmede 70’li sıralarda bulunmaktayız."
MUSTAFA DESTİCİ:
"Yeni anayasayı yaparken toplumsal uzlaşı gerekmektedir. Eğer anayasa sadece bir hukuk metni olsaydı toplumsal uzlaşıya gerek yoktu. Hukuk metninden öte siyasi bir karar metni olduğunu unutmamamız gerekiyor. Batı ülkeleri referans alınarak kimliksizleştirilmiş, özerkliği kabul eden, eğitimi çok dilli yapan bir anayasa yapılmak isteniyor. Oysa Batı ülkelerine bakarsanız kimliklerin korunduğunu görürsünüz. Terörle eğitim almış özel birliklerle mücadele edilmesi gerekir. Sabit karakol değil mobil bir güvenlik istihdam edilmelidir. Özel harekât birimlerinin etkinliği arttırılmalıdır. Koruculuk sisteminin kaldırılmasını isteyenler bölgeyi bilmeyenlerdir. Bir istihbarat birimi de oluşturulmalıdır. Çünkü var olan 3 istihbarat birimi dönem dönem birbirleriyle çatışıp birbirlerini atlatıyorlar. Bu terörle mücadelemize zarar veriyor. Sivil ve asker işbirliğinin tam olarak sağlanması gerekiyor. Terörün finansmanıyla mücadele edilmelidir. Terörle mücadele için PKK’ya uluslararası desteğin kesilmesi de bir diğer parametredir."
AHMET MİSBAH DEMİRCAN:
"Liderliğin en önemli vasıflarından biri mesuliyet duygusudur. İnsan yaratılışından itibaren mesuliyet sahibidir. Hitabetsiz bir lider olamaz. Vizyonu, dünya görüşü çok önemlidir. Kolektif akıl olmadan ekip yaratmadan lider olmaz ve eleştiriye açık olmalıdır. Bir belediye başkanının kapısından fakirler eksik olduysa o adam bitmiştir. Yardım etme balık tutmayı öğret çok ezbere söylenmiş bir laftır. Devlet kurumu özellikle belediye başkanları önce zayıf halkalar için vardır bir lider kararlıdır ama yufka yüreklidir. Lider cesur olmalıdır cesaret olmadan bir şey yapamazsınız."