Diplomat Okulu programının üçüncü hafta konukları Washington Eski Büyükelçisi Nüzhet KANDEMİR, T.C İstanbul Milletvekili, T.C. Tahran Eski Büyükelçisi Osman KORUTÜRK ve T.C. Dışişleri Eski Bakanı Yaşar YAKIŞtı.
Programda Kandemir Ortadoğu ile ilgili karar alma sürecinde batılı devletlerin Türkiye'nin yanında yer almadığı görüşünü aktarırken, Korutürk Dışişleri Bakanlığı'nın işleyişini anlattı. Yakış'ın gündeminde ise BM anlaşması vardı.
Katılımcıların görüşleri şöyleydi:Nüzhet Kandemir;
"Ortadoğudaki Arap ülkelerinde uzun yıllarıdır otoriter rejimler vardı ve bu ülke liderlerinin politikaları halkın üzerinde olumsuz bir etki yarattı. Küreselleşme sonucunda günümüzde Ortadoğuda yaşanan olaylar engellenemez bir hale geldi. Halktan gelen reform ve değişim taleplerinin liderin şahsına yönelik odaklaşması sonucunda halkın kendi içinde ayrışmasına yol açtı.
Karar alma sürecinde Batılı süper devletler tarafından Türkiyeye methiyeler yazıldı; Türkiyenin söylediği her şeyin doğru olduğunu düşündürdüler; fakat karar alma sürecine giriş zamanında Türkiye'nin yanında kimse yer almadı."
Osman Korutürk;
"Dışişleri Bakanlığının kuralları çok serttir, katıdır ve torpil benzeri durumlar söz konusu değildir. Dışişlerinde usta-çırak ilişkisi vardır ve bu yeni nesillerin yetiştirilmesinde oldukça önemlidir.
Cumhuriyet dış politikayı ülkenin çıkarını koruyan bir anlayışa çevirmiştir, eskiden bu çıkar 'Sultan' odaklıydı."
Yaşar Yakış;
"BM Antlaşması'nda amaçlar kısmında yer alan 'insan hakları ve hürriyetlerine saygı' maddesi ile gereken koşullarda bir ülke diğer bir ülkeye egemenlik haklarını zedeleyen yaptırımlarda bulunabilir.
BM Antlaşması'nın ilkelerinden biri olan 'Üye olmayan ülkeler de bu kurallara uyacak' ilkesi Filistin örneğinde olduğu gibi milli yetki (içişlerine müdahale yasağı) kuralı zamanla aşınmıştır.
BMde Güvenlik Konseyi yetkisi olan 'barış ve güvenliğin korunması' yetkisi kimseyle paylaşılamaz."