Bahçeşehir Üniversitesi ile New York Üniversitesi’nin, Türkiye'deki Suriyeli sığınmacı çocukların eğitiminde bilgisayar oyunlarından yararlanılmasını öngören ortak projesi "Project Hope (Umut Projesi)” pilot çalışmasının sonuçları Bahçeşehir Üniversitesi’nde düzenlenen basın toplantısında açıklandı.
3 milyondan fazla kayıtlı Suriyeli ile dünyanın en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülkesi olan Türkiye’de, Suriyeli mülteci çocukların eğitimsel ve psikolojik krizinin çözümüne katkıda bulunmak amacıyla Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) ve New York Üniversitesi (NYU) “Umut Projesi” adında online, oyun tabanlı bir öğrenme uygulaması tasarladı. Projenin detayları, 22 Haziran 2017 Perşembe günü BAU Beşiktaş kampüsünde düzenlenen basın toplantısında Bahçeşehir Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Sinem Vatanartıran ve New York Üniversitesi Uygulamalı Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Şirin tarafından kamuoyu ile paylaşıldı.
Suriyeli mülteci çocukların Türkçe, yönetim becerileri ve kodlama yeteneklerini geliştirirken çaresizlik hislerini azaltan ve umutlarını artıran, oyun tabanlı eğitim imkanı sayesinde mülteci çocuklara destek olmayı amaçlayan proje için araştırmacılar, Suriye sınırında yer alan ve Türkiye'deki en büyük mülteci yerleşkesine ev sahipliği yapan Urfa’da bir pilot çalışma grubu kurdu. Pilot çalışmaya 9 – 14 yaş aralığında 147 Suriyeli mülteci çocuk katıldı.
Uygulama grubundaki çocuklar dört hafta boyunca günde iki saatlik oturumlar halinde toplamda 40 saatlik özel bir programa katıldılar. Umut Projesi kapsamında mülteci çocukların mental sağlığını ve umutlarını ölçmek için Minecraft oyununun yanı sıra, oyun tabanlı programlama yönergelerinin yer aldığı Code.org, Alien Game adındaki bir yönetim becerisi geliştirme oyunu ile NYU ve CUNY araştırmacıları tarafından geliştirilen ve Türkçeyi öğreten Cerego da dahil olmak üzere beş oyunun kombinasyonundan oluşan özel bir müfredat programı uygulandı.
Haftalık uygulanan anketler aracılığıyla da mülteci çocuklara oyunları ne kadar sevdikleri, oyundan ne kadar şey öğrendikleri ve oyunları tavsiye edip etmeyecekleri soruldu. Genel olarak memnun olan öğrenciler oyunlardan bir şeyler öğrendiklerini ve oyunları tavsiye edeceklerini ifade etti.
Oyunlar aracılığıyla yürütülen eğitim programına dair memnuniyetlerini belirten mülteci çocuklar, aynı zamanda 4 haftalık uygulama sonrasında tüm hedeflenen alanlarda ilerleme gösterdiler:
- Türkçe hakimiyetlerini geliştirmek adına, mülteci çocuklara uyarlanabilir öğrenme teknolojisi platformu Cerego ile 200'den fazla Türkçe kelime tanıtıldı.
- Araştırmacılar ayrıca çocukların yönetim becerilerini yani davranışları planlama, gözlemleme ve değiştirme yeteneklerini de ölçtü. Umut Projesi’nde çocuklar, farklı etkenler arasında ayrım yapmayı öğretirken kısa zamanlı hafızayı ve hızlı tepkiyi ödüllendirerek yönetim becerilerini geliştirmek için tasarlanan Alien oyununu oynadılar. Araştırmacılar uygulama sonrasında çocukların zihinsel becerilerinde kayda değer bir artış gözlemledi.
- Ayrıca çocuklar Umut Projesi’nin bir parçası olarak 21. yüzyıl için çok önemli bir beceri olarak gösterilen “Kodlama” dilini de öğrendiler. Code.org aracılığıyla Umut Projesi’ne dahil olan mülteci çocuklar, bin 800 satırdan fazla kod yazdılar.
- Mental anlamda sağlık riski altında olan, genellikle çaresiz ve umutsuz hisseden mülteci çocuklara, kendileri için daha iyi bir gelecek hayal etmeye teşvik etmek adına popüler bir oyun olan Minecraft aracılığıyla görevler oluşturuldu. Tasarlanan bu görevler çocukların hayallerindeki evi, mahalleyi ve okulu oluşturmasını gerektiriyordu. Araştırmacılar Umut Projesi’nden önce ve sonra çocukların umutsuzluğunu ölçerek uygulamanın çocukların umutsuzluk hissini oldukça azalttığını ortaya koydu.
Bahçeşehir Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Sinem Vatanartıran, Suriyeli çocukların en büyük sorununun dil olduğunu belirterek "Pilot çalışmamız gösteriyor ki oyun tabanlı öğrenmeyi kullanmak mülteci çocuklara önemli becerileri öğretmenin etkili ve düşük maliyetli bir yolu. Mülteci çocukların entegrasyon için Türkçe öğrenmeleri gerekiyor. Türkçe öğretmek ve aldıkları eğitimin kalitesini yükseltmek için daha çok Suriyeli öğrenciye ulaşmalıyız. Umut Projesi de bunu sağlamak amacıyla oluşturulmuş bir çalışmadır" dedi.
New York University Öğretim Üyesi ve Umut Projesi’nin araştırmacılarından Prof. Dr. Selçuk Şirin ise Suriyeli sığınmacı çocukların yüzde 44'ünün depresyon riskiyle karşı karşıya, yüzde 20'sinin ise depresyonda olduğunun tespit edildiğini vurgulayarak; "Umudumuz o ki, bu çalışmanın sonuçları kısıtlı kaynaklar ve dil engellerine rağmen, gelişen teknoloji ile bu çocukların hayatlarında bir değişiklik yaratabileceğimizi göstermektedir" dedi.